Sonbahar
Mevsimleri öğretirken öğretmenimiz bir tablo yapmıştı. İlkbahar, yaz, sonbahar ve kış…
Her mevsimin aylarını da altına yazmış ve hatta fotoğraflarla da renklendirmişti.
Eğlenceli bir tabloydu…
“Mini mini birler, çalışkandır ikiler…” tadında takılırken okulda, sınıfın duvarlarında gördüğüm pano aklıma kazınmış ki şu an canlandı gözümde.
Sonbahar fotoğrafında dökülen yapraklar vardı, hatırlıyorum.
Büyüdükçe mevsimlerin de anlamı değişti, kavramı genişledi.
Sonbahar, yalnızca dökülen yapraklardan ibaret değil artık.
Birçoğumuz gibi beni de kışa hazırlayan, kalın kazakların altında yaza kadar saklayabileceğim kiloları düşünmeden tatlıya gömülmek, gelecek yılın planlarını yapmaya çalışmak, sonra vazgeçmek, bolca canımın sıkılması, arada film izlemek, kitap okumak ve sinemaya gitmek gibi pek çok alakasız konu geliyor aklıma…
Şimdi malum Kasım ayındayız ya, Kasım’a adanan şarkılar da hatırlatıyor kendini.
“Yine aylardan Kasım, sanki sende kaldı bir yarım…” diyen şarkıda ne çok duygulanırdım eskiden.
Çok feci duygusal bir tip olmasam da hafiften acıdan beslenen bir yanım varmış. Gerçi o eskidendi, artık sevdiğim tek acı, Acılı Adana dürüm, yanına da ayran… Var yaaaa, nasıl da güzel gider şimdi…
Off aklımı dürümcüden ışınlayıp yazıya dönersem sonbahar deyince bir de romantik filmleri hatırlıyorum… Bu da benim fena romantik tarafımın ayyuka çıkması demek ki, pek çıkmasa iyi.
Neyse, film demişken, tabii ki ‘Kasım’da Aşk Başkadır’ izlenir belki bir kez daha…
Bir de bu mevsimde evlerde çok sık oynanan sessiz sinema ve türevi oyunları düşündüm birden.
“Ay eve çok hapsettik kendimizi, çıkıp bir hava alalım” diyenlerdenseniz, ki inşallah, o zaman şansınız varsa parkları mesken tutun derim, hem de hemen.
Sonbaharın renkleri öyle güzel görüntüler veriyor ki, gündeme takılıp da zor zapt ettiğimiz aklımız da uçup gidiyor haa, sonra söylemedi demeyin…
Ben de o anlardan birinde, kapıldığım sonbaharın nimetlerinden kareler sunuyorum sizlere… Veee kaçıyorum, biraz daha oksijen alayım hazır kış gelmemişken. Kalın sağlıkla ve sonbaharla…
Tuğba Ö. / Kasım 2015